Video Oy tehdidi…Yazlık saray israfı…Afgan-Türk okulları…İntihar değil işkence…Hidayet Karaca'dan savunma…

'OĞLUMU İŞKENCE İLE ÖLDÜRDÜLER'!...
Genç doktorun cenazesinde işkence izleri çıktı

Silivri Cezaevi’nden intihar ettiği söylenen Cerrahpaşa Tıp Fakültesi birincisi doktor İbrahim Halil Özyavuz'un işkence ile öldürüldüğüne yönelik deliller her geçen gün artıyor. Youtube’da yayın yapan Bolt Medya kanalına konuşan Gazeteci Cevheri Güven, cenazeyi almak için İstanbul’a giden Özyavuz’un ailesinin, çocuklarının bedeninde işkence izlerini gördüklerini söyledi.

Acılı babanın hastane morgunun önünde ‘Oğlum bana cezaevinde işkence gördüğünü söyledi' diye haykırdığını da aktaran Güven, tehdit edilen ailenin büyük korku içinde yaşadığını söyledi.

BİR TEHDİT DE DANIŞMANDAN
'Muhalefet kazanırsa seçim tekrarlanabilir'!...

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Uçum, 24 Haziran seçimlerinde parlamentoda muhalefetin üstünlük sağlaması durumunda yeni seçimlerin gündeme gelebileceğini söyledi. Uçum, bu tür bir sonucun ülkeyi çıkmaza sokacağını öne sürdü. Daha önce de hem Erdoğan'a hem de AKP'ye oy verilmesini söyleyen Tuğrul Türkeş, "Yoksa bu iş amacına ulaşmaz. Türkiye bir iki seneye tekrar seçime gider" sözleriyle seçmenleri tehdit etmişti.

ERDOĞAN'IN YAZLIK SARAYI
50 bin ağaç kesildi... Klima masrafı 3 milyon TL

Okluk Koyu’na yapılan Erdoğan’ın yazlık sarayı için şimdiye kadar en az 50 bin ağaç kesildiği ortaya çıktı. Cumhuriyet gazetesinin haberine göre, inşaat atıklarıyla da denizde büyük kirlilik oluşturan Yazlık Saray’ın inşaat maliyeti sır gibi saklanırken, yalnızca klima maliyetinin 3 milyon lirayı bulduğu belirtiliyor. Sekizinci Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın yaz tatillerini geçirdiği 3 oda ve 1 salondan oluşan 230 metrekarelik Okluk Konutu’nun yerine planlanan 300 odalı yeni konukevi için tahsis edilen inşaat alanı itirazlara karşın, 20 hektardan 65 hektara çıkarılmıştı.

AFGAN VELİLERDEN SERT TEPKİ
'875 madalya kazanmak mı kamu menfaatine aykırı?...'

Afganistan'da faaliyet gösteren Afgan-Türk Okulları'nın önce Maarif Vakfı'na devredilmesi velilerin tepkisi sonucunda da kapatılması nedeniyle Afgan veliler tepki gösterdi. Hükümetin okulları hiçbir gerekçe göstermeden kapattığına dikkat çeken Afgan-Türk Okulları Veli Komitesi Başkanı Abduşşükür Dadres, 'Binlerce Afgan öğrenciyi bölgede benzeri olmayan yüksek derecede bir sistemle eğitmek mi kamu menfaatine aykırı? Şimdiye kadar ulusal ve uluslararası bilim olimpiyatlarında 875 madalya kazanarak Afganistan'ın gururu oldular. Bu mu kamu menfaatine aykırı?' diye sordu. Yüksek denetim komisyonuna seslenen Dadres, 'Bütün kararlar Türkiye hükümetinin taleplerinin gerçekleşmesi için alınmıştır. Ancak bu sözlerimizi duysun ve biraz insaflı olsunlar. Bu günler gelip geçici.' sözlerini kullandı.

'DARP EDİLDİK İŞKENCE GÖRDÜK'
Boğaziçili öğrenciler hakim karşısına çıktı

Boğaziçi Üniversitesi’nde “Afrin lokumu” dağıtanlara “Katliamın lokumu olmaz” dedikleri için Erdoğan tarafından hedef gösterilen 14’ü tutuklu 22 öğrencinin yargılandığı davanın duruşması yapıldı. Öğrenciler yaptıkları savunmalarda, darp edildiklerini, işkence gördüklerini, hem ailelerinin hem de kendilerinin tehdit ve baskılara maruz kaldıklarını dile getirdi. Mahkeme, savcının “Örgüt propagandası yaptıkları” iddiasıyla her birinin 1 yıldan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını istediği tutuklu öğrencilerin tahliyesine karar verdi.

HİDAYET KARACA'DAN ÇARPICI SAVUNMA
'Sanık olmaktan kurtulmak için tanık oluyorlar'
'Erdoğan'ı 4 kez programıma konuk aldım'
'İyi niyetli olmanız, adil karar vereceğinizin garantisi değil'

OHAL kararnamesiyle kapatılan Samanyolu Yayın Grubu'nun eski Başkanı Hidayet Karaca, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmasını yaptı. Tanıkların hakkındaki ifadelere değinen Karaca, "Sanık olmaktan kurtulmak için tanık oluyorlar. İkbal Gürpınar'ın, Hayati Küçük'ün, Selim Çoraklı'nın hangi ifadesine göre, hükümeti yıkmaya, darbe yapmaya çalışıyorum ki?" diye sordu. 'Başbakanlığı döneminde Erdoğan'ı 4 kez programıma konuk aldım. Diğer siyasi parti liderleriyle de görüştüm. Bahçeli'yi 1999'dan beri tanıyorum. Randevu almadan giderdim." diyen Karaca, Tahşiye davasında 31.5 yıl hapis cezasına çarptırıldığını hatırlattı ve 'Bana ceza veren, verecek olan, zindanlarda süründüren savcısından heyetine kadar hiç kimseye kin ve nefret duymuyorum. Oruçluyuz, sizin iyi niyetinizden zerre şüphe etmiyorum. Ama sizin iyi niyetli olmanız, adil karar vereceğinizin garantisi değil. Karanlık zamanlarda yaşadığımızı kabul ediyorum." sözlerini kullandı.

https://patreon.com/30artitv
https://twitter.com/30artitv
https://facebook.com/30artitv
https://instagram.com/30artitv