Çağ Açıp Cağ Kapamışız!
Kime?
Nasıl?
Açan Neyi Kapadı?
Gençlik yıllarımda "Çağ açıp çağ kapayan" bir fethi kutlayanlardanım. Bir şehrin binlerce insanın kanını akıtarak zorla alınışını 561 yıl sonra hala büyük bir marifetmiş gibi kutluyoruz. Bir ay önce ilk kez, İstanbul'da yaşayan bir Hristiyan yazarın (Doukas) Fetih günü izlenimlerini okuma şansım oldu.
Keşke onu her Türkiyeli okusaydı. Keşke Irak işgalini marifetmiş gibi öven Amerikalılar da Iraklı yazarların, tarihçilerin izlenimini okusaydı... Çağ açıp çağ kapamışız. Kime? Nasıl? Meğerse yendiklerimiz bu fetih yoluyla ilerlemiş ve biz ise yerimizde saymışız. Hatta onların icat ettiği matbaayı bile 300 yıl boyunca "gavur icadı" diye ülkemizde yasaklamışız. Yendiklerimiz bundan dolayı bilimi, aklı ve demokrasiyi keşfetmişse, keşke yenilen biz olsaydık diyesim geliyor.
O kadar çok kutlanacak güzel şeyler var ki dünyada... İstanbul'un fethini kutlayarak yetişenlerin bir kısmı güce tapıyorsa, çözüm olarak "Sultan Ahmet meydanına as yüz tanesini" gibi saçmalıklar üretebiliyorsa, bilgi ve deneye dayalı tartışmalar yerine bağırmayı, tehdit etmeyi ve hatta zorla susturmayı düşünüyorsa...
Keşke hep beraber bir barış anlaşmasını kutlasaydık. Keşke hep beraber, hiç kan dökülmeden gerçekleşen Mekke'nin fethini, yani haksız yere oradan göç etmeye zorlananlara tekrar açılışını kutlasaydık.
Keşke ulusça Ağaç Gününü kutlasaydık ve herkes coşkuyla bir ağaç dikseydi belirlenen yerlere...
Keşke bir günü ulusça "Mucitler Günü" olarak ilan edip genç yaşlı, erkek kadın herkesi o gün bir şeyler icat etmeye teşvik edebilseydik.
Başkalarının ülkelerini işgal etmeyi, şehirlerini kan dökerek zorla alıp talan etmeyi kutlamak yerine, keşke daha güzel şeyler kutlasaydık. Anlayabiliyor musun beni?